Bir nefret söylemiydi aslında o büyük çöküşü başlatacak olan… Hiç eksik olmadı o savaş dili, kin ve düşmanlık üreten sözler… Atılmadık iftira, edilmemiş hakaret kalmadı. Karşında duran herkes vatan haini, ağzını açan terörist… Sahi kimdi bu çöp, tezek, çukur, pislik, öküz, diye aşağıladıklarınız Pontus kimdi, Sisi kim, Bizans kim?**Sahi neyin tepkisiydi bu? Yargının muktedirlere göre hareket etmesine bir isyan mıydı, yok sayılanların öfkesi mi bu durumu ortaya çıkardı? Bu ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanı saldırıya uğradı. Nefret dilinin bir linçe nasıl dönüşebileceğini de görmüş olduk sonunda…**Peki şimdi ne oldu? Zillet mi kazandı? Sandıkta darbe mi yapıldı? Hırsızlık gerçekten var mıymış? Terör örgütünün uzantılarının zaferi mi bu? Ya da cihatçı, Osmanlıcı politikaların sonucuna olan tepkiler toplamı mı? Hilafet naraları, yeni Abdülhamitler yaratma girişimleri …Acaba milletin orasına koyanlara, 10 tane müteahhite kaynakların peşkeş çekilmesi miydi milleti bu kadar kararlı kılan? Ya da milleti domates, soğan kuyruklarına sokup dalga geçercesine “Varlık kuyrukları” söylemleri miydi acaba koşa koşa sandığa gitme nedeni?**Ölümlerin zirve yapması, bir inşaat için 10 milyondan fazla ağacın kesilmesi, bu şatafat, lüks, savurganlık… Belki de bir çocuğun ölümüydü, bir kişinin bile olsa kararını değiştiren. Bir ölümdü belki insanın içindeki bir kıvılcımı ateşleyen. Oysa bir kıvılcımla Aladağ’da 11’i çocuk 12 can küle dönmüştü. Belki körelmiş vicdanların içinde bir kıvılcım ateşlenmesi için 12 çocuğun can vermesi gerekmiyordu ama…*Ölü bir çocuğun anasının meydanlarda yuhatılmasınaydı belki tepkiler… Saraylara, saltanata, uçan saraya, Cerattepe’deki yağmaya, madenlerin tabutluğa, inşaatların, mezarlığa dönmesineydi ya da… Mültecilerin denizlere dökülmesine, Aylan bebeklerin cansız bedeninin görüntülerine, kıyıya vuran insanlığa…*En uzun seçim bitti. Ceberrut anlayış kaybetti. O kadar çok kırıp döktüler ki! Şimdi acaba kim vatansever, kim terörist, alçak, hain belli değil öyle mi? Acaba kaybeden TRT mi oldu? Yüzde 90’ı iktidarın emrindeki yandaş medya mı kaybetti? Belki de kaybeden tek adamlık ya da parti devletiydi?**Millet ittifakının karşısında duran AKP ve MHP’nin yanı sıra Vatan Partisi’ydi belki de kaybeden. Ayrıştırmak, kin ve nefret tohumları saçmak, o bitmez tükenmez din bezirganlığı, yolsuzluklar, akıl almaz borç yükü, büyüyen yoksulluk, sefalet eşliğinde akıp geçti yıllar…**Demek ki halkımız artık ayrışmak istemiyor. Şimdi iftiralar, hakaretler eşliğindeki, zam yağmuru altındaki bir anlayıştır çöken… Halk ne için böyle bir tercih yaptı? Sevgi, hoşgörü, tevazu, toplumsal dayanışma bu insanların istediği …**Şiddet, savurganlık, adam kayırma, yolsuzluk, kadın cinayetleri, çocuk ve kadına tecavüz, tacizler karşısında iğrenç fetvalara bir öfkenin sonucuydu bu. Bu satırlara sığmayacak kadar o kadar çok şey var ki…**“Bir kereden bir şey olmaz, kader, fıtrat, 6 yaşında çocukla evlenilebilir, öz kızına şehvet duy” kafasına, yokluğa, sahipsizliğe isyandı aslında bir yıkımı başlatan… Cumhuriyet değerlerinin yerle yeksan edilmesi, ahlaksızlık, kirli söylem kaybetti… Asıl mesele ise artık şu; Bundan sonra ne olacak? İnanın bana; “Her şey çok güzel olacak!” |