Hoşgeldiniz  
ads

Bizim günümüz değil

admin | 10 Ocak 2019 | Köşe Yazıları


admin
yalcin_s_1963@mynet.com


Murat Yıldız

Egemen Gazetesi 11 Ocak yazısı

Ne sağnaklar görmüşüz, yarılan gökyüzünden alnımız
yıldırımlarla ağmış/ ne rüzgarlar çınlamış bağrımızda, coşkusundan kırılmış kaburgamız/ dişlenip kayaları ne ateşler yakmışız, aşmışız ne zifir uçurumlar/ yine de ürkütmeden öpmüşüz bir ceylanı gözlerinin yaşından

Nihat Behram

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü… İnsan düşünmeden edemiyor. Yıllardır böyle bir gün var ama varlığını bile önemseyemediğimiz bir gün. Çünkü bu günü bize önemsettirecek hiç bir şey yok. İstismarın, ayrışmanın, yoksulluğun, işsizliğin, kadın ve çocuk istismarının, iş cinayetlerinin alıp başını gittiği, kafasını deve kuşu gibi kuma gömenlerin gazeteci etiketiyle ekranları kuşattığı bir ülkede senin günün olsa ne olur olmasa ne? 
*
Ruh hastalarının kanal kanal gezdirildiği, kadrolu tetikçilerin yorumcu, gazeteci, yazar sıfatıyla ekranlardan muhalifleri tehdit ettiği, ihbar ettiği, hedef gösterdiği, linç kampanyası düzenlediği bir ülkede kıytırık etkinliklerle günü kurtarmak Gazeteciler Günü’yse ben günü reddediyorum. Bu arada bizim Çukurova Gazeteciler Cemiyeti de yeni tesisinde mangal partisi yaptı. Günün anlam ve önemi bununla da sınırlı kalmadı. Anlaştılar bir kunduracıyla ve çekilişle üç gazeteciye kundura hediye edildi. Şimdi gel de böyle bir günü kutlamak için git hadi etkinliğe…
*
Basın özgürlüğünde Avrupa içindeki “Özgür olmayan” nadir ülkelerden biriyiz. Sınır Tanımayan Gazeteciler’in her sene yayınladığı Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde zaten gerilerde olan ülkemiz biraz daha geriledi ve 2018’de 180 ülke arasında 157’nci ülke oldu. 
Artık kısmen özgür olan ülkeler arasından özgür olmayan ülkeler arasına terfi ettik. 
Lağım çukuruna dönen yandaş medyanın palazlandırıldığı bir ülkede gel de Gazeteciler Günü’nü kutla. Basın özgürlüğünde sabıkalı bir ülkeyiz. Ülkemizde tam 217 gazeteci cezaevinde. 
Çok seslilik tamamen ortadan kalkıyor artık. 
Daha önce Çalışan Gazeteciler Bayramı’ydı. Koşullar altüst oldu. Basın özgürlüğü ayaklar altına alındı ve Gazeteciler Bayramı, Gazeteciler Günü’ne, sonra da dayanışma gününe döndürüldü. Yanaşma ve yalaka gazeteciler için her gün bayram değil mi? 
Gerçek basın emekçilerinin, ağır, yoksulluk içinde geçen yaşam koşulları nedeniyle bizler “bayram” kelimesini kullanmıyoruz. 
Her şeye rağmen onurunu yitirmeyen, bedel ödeyen tüm basın emekçilerine selam olsun.
Ne mutlu karnı tok, sırtı pek kapı kulluğu yerine onurlu bir aç kurt olarak yola devam edene…

1041 Kez Görüntülendi.
Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

© 2017 Gerçek Adana Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.