Siz sevgili okurlarımıza ~MERHABA!
Erken çocukluk ve ergenlik dönemi fiziksel, bilişsel ve sosyo-duygusal gelişimleri konu edineceğimiz sağlık köşesinde yazılarımla sizlerle beraber olacağım
Peki ya ‘gelişim’ dediğimiz şey nedir? Öncelikle bunu bir açıklığa kavuşturalım
Gelişim; kişinin döllenmeden başlayarak fiziksel, bilişsel, dil, duygusal ve sosyal yönden değişimini ifade eden ve yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Bir bireyin yaşamındaki belirli özellikleri bir zaman dilimi olarak adlandırdığımız ‘Gelişim Dönemleri’ ise şu şekilde ayrışır:
~ Doğum Öncesi Dönem (Döllenmeden doğuma kadar olan dönem), Bebeklik (0-2 Yaş), İlk Çocukluk (3-6 Yaş), Orta ve İleri Çocukluk (7-11 Yaş), Ergenlik (12-19 Yaş), İlk Yetişkinlik (20-39 Yaş), Orta Yetişkinlik (40-60 Yaş), İleri Yetişkinlik (61+)
Giriş niteliğinde bilgilerimizi de aktardığımıza göre asıl konumuza gelelim
Yarıyıl tatiline yaklaştığımız şu günlerde uzun soluklu bir dönemi geride bırakmaktayız. Bu dönemde; fiziksel, bilişsel ve duygusal anlamda gelişim göstermekte olan çocuğunuz bunlara ek olarak yeni yeni arkadaşlıklar edindi. Arkadaşlık ilişkilerini birlikte oynadığı oyunlarla, paylaştıklarıyla güçlendirdi. Böyle bir bağı sizin de çocuğunuzla yaratabilmeniz için yarıyıl tatili çok iyi bir fırsat olacak
Oyun, çocukların bilişsel ve sosyo-duygusal gelişimine önemli bir katkıda bulunmaktadır. Oyunlar sayesinde çocuğunuzun ilgi alanlarını, becerilerini, neleri yapıp neleri yapamadığını öğrenmeniz mümkündür. Bu sebeple çocuğunuzla oyun oynayarak geçirdiğiniz zaman, onu tanımanız için size verilmiş büyük bir fırsattır. Ayrıca çocuğunuzla kuracağınız oyunlar sayesinde bilimden matematiğe, ev işlerinden günlük pratik bilgilere kadar birçok şeyi öğretebilirsiniz.
Tatilde birlikte oynayabileceğiniz bazı oyun önerileri:
⦁ Bowling: Kullanılmış pet şişeleri bowling seti olarak düzenleyerek eğlenceli bir oyun oynayabilirsiniz. Topu tutma/ atma kaba motor becerilerini desteklerken, topu uygun yere atmada el-göz koordinasyonunu geliştirmektedir.
⦁ Tanımlama: Bir kutunun içine evde bulunan çeşitli nesneleri yerleştirin. Çocuğunuzun o nesneye bakmadan yalnızca eliyle dokunarak ne olduğunu bulmasını ve daha sonra onu tanımlamasını isteyin. Örneğin; İnce, uzun, çubuk şeklinde sert ama kolayca kırılabilir bir nesne: -Makarna
⦁ Aile albümü: Aile fotoğraflarınız bir albümde düzenli durmuyor ya da tekrar düzenlenmesi gerekiyorsa bunu çocuğunuzla beraber yapabilirsiniz. Fotoğrafları kronolojik sıraya dizmek, içindekiler hakkında sohbet etmek; çocuğunuzun plânlama, organizasyon ve akrabaları tanıma becerilerine yardımcı olur.
⦁ Evet- Hayır: Bu oyunda sorulan soruların hiçbirine ‘evet’ ya da ‘hayır’ cevabı vermemek esastır. Örneğin; ‘Okula gidiyor musun?’ sorusuna ‘–Evet’ cevabını veren kişi elenir. ‘Gidiyorum’ şeklinde cevap verilmelidir. Bu oyunu dikkati ve hızlı düşünmeyi geliştirir niteliktedir.
Çocuğunuzla oynayacağınız oyunların mutlaka kuralları ve amaçları olmalıdır. Oyunu oynayan herkes bu kurallara uymalı, kimse hileye başvurmamalıdır. Aynı zamanda oynayacağınız oyunlara beraber karar vermeli, oynamak istemediği oyunlar olduğunda baskı yapmamalısınız. Çocuklar durağan ve sürekli aynı seyirde devam eden şeylerden çabuk sıkılabilmektedirler. Bu sebeple oynanılan oyun sıkıcı olmamalı, çocuğunuzun eğlendiğini hissetmelisiniz. Ayrıca çoğu anne-baba çocukları üzülmesin diye tüm oyunlarda kazanmalarına izin vermektedir. Bu tutumu sergilememeli, çocuğun zaman zaman kaybetmesine izin vermelisiniz. Her zaman zaferlerin olmadığını, kaybedebileceğini de öğrenmelidir.
Unutmayın ki; ‘’Oyun, insanın ilk sanatıdır. ~Jean Paul’’