14 Mayıs
Tarihi kesinleşince, Aday, adayları Aday olmak için Genel Merkezlerin kapısını
aşındırır oldu. Selfi yapıyorlar, sahte gülücüklerle. Mangırlar havada
uçuşuyor! Adam gitmiş Deprem bölgesinden istifa etmiş tam halkın kendine
ihtiyacı varken gitmiş kendi ahvali için uğraşıyor. Çirkin insan bunlar. Güzel
insanı bulmak zaten çok zor bu günlerde. Neden basit, 50 Bine yakın insan öldü
Deprem’de Fakat kimse sorumluluğu üzerine almıyor!…
Bu kadar
insanın yüzde altmışı insan hatasından ölmüş! Fakat herkes suçu başkanın
üzerine atıyor. Devlette sanki devamlılık söz konusu değilmiş gibi diğer
yönetimin üzerine atıyor. Öyle bir zaman olmuş ki, sanal yaşamlar yaşıyor,
Allaha emanet gidiyor her şey. Tek suçu vatandaş olan bu insanların ne zaman
başıma bir şey gelecek korkusu yaşarken bu insanların Vekillik yarışı insanları
bir daha üzmeye devam ediyor.
CV’sine
yazmış şöyle eğitimi var yabancı dil biliyor, bakıyorsun adam sadece Yes, No
biliyor. Adamın içine işlemiş sahtekarlık, gerçi sahte Diploma olayı patladı.
Herkes Diploma almış ve koca, koca kurumlara yönetim kuruluna seçilip üç, beş
yerden maaş almış.
Bazıları kanundan
kaçmak için kullanıyor, Milletvekili olursam hele de İktidar vekili olursam
kanun zırhına girmek istiyor. O kadar çok günah işlemiş ki, belki kaçarım
havasında. Birde şu var ben demokratik bir partiyim diyen partiler merkez
yoklaması ile Milletvekillerini seçmek için karar almışlar. Tüzüklerinde ön
seçim yazan partiler bile bu yolu seçiyor. Sonrasında karşı partileri
Demokratik olmamakla suçluyor. Sonrası daha vahim bir durum, hayatında bu
partilerin kapısından içeri girmemiş insanlar Aday, Adayı olmuş.
Zaten Fakir
insanların bu şansının olmadığını sistem izin vermiyor. Bir parti 30 Bin TL
istiyor Aday, Adayı olmak için. Onla kalsa amenna, sonrası seçim çalışmaları
için 5 Milyon gerekli propaganda için.
Yani
neresinden bakarsanız bakın konu karanlık, ülkenin geldiği noktada ne kadar
yanlış çoğunluk varsa kaçış peşinde, nereye kaçış derseniz, Dokunulmazlık
zırhına kaçış. Ülke hep kışı yaşıyor! bu bakımdan ne zaman bahar gelecek?
ardından insanlar ne zaman bir pikniğe gidecek? Bütün bunları düşünürseniz ülke
toplu bir pisliğin içine girmiş ve bunların en az sorumlusu olan insanlar
yaşıyor cezasını.
Şimdi
soruyorum,
Ülke için ne
verdiniz ki, Aday, Adayı oldunuz, Peki nasıl bir hizmet ortaya koyacaksınız,
Halk için mi, yoksa kendiniz için mi çalışacaksınız?