BEL KAYMASINDA RİSK FAKTÖRLERİNE DİKKAT !

Beyin Sinir ve Omurga Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. İsmail Bozkurt konu hakkında önemli bilgiler verdi. 

İskelet sistemi, kemiklerden meydana gelir, hareket etmeyi sağlar, vücuda dış etkenlere karşı dayanıklılık verir ve direnç oluşturur. Vücudu taşıyan da omurga sistemidir. Omurga kemikleri  dış yüzeyleri ve iç yüzeyleri bir çizgi halinde ilerler ve birbirinin tam üstünde olacak şekilde birbirlerini takip haldedirler.

Bel kayması, farklı nedenlerden dolay omurga kemiklerinin öne veya arkaya doğru kayması ile meydana gelen rahatsızlıktır. Omurganın yer değiştirmesi, spinal kanalın (omurilik kanalı) daralmasına neden olarak sinirlere bası yaratarak nörolojik semptomlara (yakınmalara) yol açar.    

Bel kayması; bel omurlarının çok fazla zorlanması, kaza veya zor doğum, yaşlanmaya bağlı olarak, travma (düşme, kaza gibi…) nedeniyle veya doğuştan oluşan yapısal farklılıklar sonucu meydana gelebilir. Ayrıca ağır spor yapmak da bel kaymasına sebep olabilir. Doğuştan oluşan bel kayması gençlerde daha fazla görülür. 40 yaş üzerindeki kişilerde ise travma sonucu veya kemik erimesi sonucu oluşan mikrokırıklar sebebiyle ortaya çıkabilir. 

Bel Kaymasının Belirtileri; 

En sık görülen belirtisi bel ve kalça bölgesinde şiddetli ağrı, 

Yürümekle şiddetlenen ve genellikle çömelmekle rahatlayan bacaklarda uyuşukluk, ağrı ve yanma hissi, 

Aksayarak yürüme, 

Her iki bacakta güçsüzlük, 

Öne veya arkaya doğru eğilirken anlık kramp meydana gelmesi. 

Op. Dr. İsmail Bozkurt,”Bel kayması tanısı konulduktan sonra tedavi seçimi kaymanın sabit mi yoksa hareketli mi olup olmadığına göre seçilir. Bel kayması meydana gelmişse, hareketsiz bir durumdaysa buna mutlaka müdahale edilmesi gerekmez. Fakat bel kayması hareketli haldeyse ameliyat açısından değerlendirilmesi gerekir. Bu ameliyatlarda implant dediğimiz titanyum alışımlı (platin olarak halk arasında bilinir) vida sistemi ile kayma sabitlenir, omurilik ve bacaklara giden sinirler rahatlatılır.”dedi.