İbrahim
Dizlek…
Kim mi?
Düşme diye bir şiir yazdı ve okudu.
Ne diyor
orada şair? Düşme, düşersen Bağımsızlığını ilan eder dostların, gelenin gidenin
olmaz, düşünce bütün düşüncelerin değişir hayata, Dostluk, arkadaşlık
Yeniden
şekillenir, düştün mü ilk önce vurur sırtından. Düştün mü, yılanın ne kadar
masum, kurdun suçsuz, çakalın zararsız olduğunu anlarsın düşme.
Hayat ne
kadar zor ve vefasız olduğunu bu şiirden anlamak çok kolay.
Neymiş
efendim, Nasrettin Hoca misali “ye kürküm ye misali hayat”.
Ta, 2015
yılında yazmıştım Kılıçdaroğlu için böyle bir yazı.
O günde tam
kargaşa var Çünkü CHP seçimi kaybetmiş, nedenleri kimseyi ilgilendirmiyor
misali, ölen 450 insanımız bombalar, cinayetler sadece seçim kazanma üzerine
bir düşüncenin esir aldığı ülke. Hatırlayın yine o puslu günlerde CHP için
Şimdi başka partiden salvolar yapan Muharrem İnce imza kampanyası başlatmıştı.
O gün imza için kendini yırtanlar bugün “Yanındayım” Sayın Genel Başkanım diye
sanal alemde kendini yırtıyor!…
Hayat hep
böyleydi düşme şiiri gibidir aslında hep zirvede olacan eğer düştün mü önce en yakınındaki
bir tepikte vurmak için bekler.
6.lı masa
çalışıyor ve aday belirlemeye çalışıyor, Önce Kılıçdaroğlu’na etnik kökeninden
vurmaya çalıştılar, sonrası malum yazılmayanlar diş gıcırdatıyor alttan, alta.
Neden basit neden beni yazmadın işi bu, şimdi yanındayım deyip makamda olanlar
bir sonra olmazlarsa onlarda diş gıcırdatacak.
Ha sittir in
ulan,
Sadece kendi
çıkarınızı düşünüyorsunuz, derdiniz Genel Başkanınız olmadığını sağır sultan
bile biliyor. Kuyruk yapın belki bir sonra bir yere yazılırsınız, bu gürültü
yapanlar inanın ön seçimde istemeyenler. Sonrası daha vahim, bir dönem şimdi
ballı kaymaklı koltukta olan biri demişti ki, bizim en büyük kaybımız “Bir
Alevi Genel Başkanımızın olması”. Sizinki dostlar alışverişte görsün
mantığı, gözüm yaşardı vefanızdan!…
Yarın
başkası gelir “Kral öldü, yaşasın yeni kral” diye bağırmazsanız neyim.