Hoşgeldiniz  
ads

KANSER HASTALARINA ÖZEL BESLENME ÖNERİLERİ

admin | 17 Aralık 2021 | Alt Manşet, Genel, Gündem, Manşet, Son Dakika, Sürmanşet, Tüm Manşetler, Yerel Haberler A- A+


Kanser hastalığının tedavisinde ve sonrasında beslenme büyük önem taşıyor. Oysa kemoterapi ve radyoterapi nedeniyle gelişen yorgunluk, halsizlik, iştah azalması, koku ve tatlara karşı hissizlik ya da aşırı duyarlılık, bulantı ve kusma gibi durumlar ise beslenmeyi zorlaştırıyor. Öyle ki kilo kaybı tedaviye ara vermeyi gerektiren bir durum haline gelebiliyor. Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet uzmanı Çisem Gündüz,özellikle baş ve boyun kanserlerinde beslenmenin büyük önem taşıdığına işaret ederek “Bu kanser türlerinde ağız ve boğaz ağrısı, yutmada güçlük ve bunlara bağlı olarak aşırı kilo kaybı yaşanabiliyor. Bu nedenle tanının hemen ardından hasta henüz kilo kaybı yaşamadan tıbbi beslenme tedavisine başlaması önemli” diyor.

Kanser tedavisi sırasında tıbbi beslenme desteği almak hem günlük öğünlerin yeterli ve dengeli olmasını sağlıyor hem de hastalarda enfeksiyon riskini azaltıyor. Ayrıca sağlıklı beslenen kanser hastalarının hastanede yatış süresinin kısaldığını, daha güçlü ve dinamik hissettiklerini, kilolarını koruduğunu kaydeden Çisem Gündüz, beslenme önerilerinde bulunuyor.

Yeterli protein alın

Vücut için gerekli olan protein, yağ ve karbonhidratın dengeli bir şekilde alınması için haftada 2-3 gün kırmızı et, 1 gün tavuk, 2 gün balık ve 1 gün de kurubaklagil tüketilmesi öneriliyor. Yüksek omega-3 içeriği için mevsiminde taze balık tercih edilmesi önemli.

Pişirme yöntemlerini dikkat edin

Pişirme yöntemlerine özen gösterilmesini öneren Çisem Gündüz, “Kızartma ve kavurma yerine ızgara ve fırınlama yöntemlerini benimseyin. Yine tütsüleme, kurutma ve füme olanları tercih etmeyin” diye konuşuyor.

Mide bulantısına karşı önlem: Leblebi

Tedavi nedeniyle hastaların sabah uyandıklarında mide bulantısı hissedebildiğini hatırlatan Çisem Gündüz, “Yatağınızın baş ucuna leblebi, grisini gibi tok tutacak besinler koymak, yataktan kalkmadan önce bu besinlerden atıştırmak bulantı ve kusma riskini azaltabilir” diyor.

Bol su ve sıvı tüketin

Su, hepimiz için yaşam kaynağı. Kanser hastaları için ise tedavi sırasında alınan ilaçların vücuttan uzaklaştırılabilmesi için azar azar su içmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Çisem Gündüz, “Günlük su ihtiyacı kiloya göre değişmekle, 2,5-3 lt arası su içilmesini öneriyoruz. Bunun yanında çorba, ayran, açık çay da tercih edilebilir” diye konuşuyor.

Sulu ve yumuşak yiyecekleri tercih edin

Özellikle baş-boyun kanserleri hastalarından boyun ve ağız bölgesinde oluşan hasar ve yaralanmalar nedeniyle acı, ekşi, baharatlı, yağlı, salçalı besinlerin tüketilmemesi gerektiğini kaydeden Çisem Gündüz, “Sert, ızgara yiyecekler yerine sulu yemekler daha yumuşak kıvamlı olacağından daha çok tercih edilir. Sütlaç ve yoğurt ile sıvı gıdalar tüketmeye önem verilmeli. Patates, havuç, biberiye ile haşlanmış et yemeği gibi yiyecekler daha uygun bir alternatif olabilir. Patates püresi, ezme çorba, meyve püreleri, haşlanmış et ya da tavuk ile sebze soteler hazırlanabilir” diye öneride bulunuyor.

Yemeklerinizi ılık yemeyi tercih edin

Yiyeceklerin çok soğuk ya da çok sıcak olmasının hastaları olumsuz etkileyeceğini ama özellikle baş boyun kanseri hastalarından bu konuya azami dikkat edilmesi gerektiğini belirten Çisem Gündüz, “Özellikle dondurma bu bölgedeki yangıyı azaltıp bölgeyi ferahlatacaktır. Dondurmayı da hafifçe bekleterek, ılık şekilde tüketmeye çalışın. Yediklerinizin çok sıcak ya da çok soğuk olmaması baş boyun kanseri hastalarında oluşan hasarlar olumsuz etkileyerek canlarının yanmasına neden olabiliyor” diyor.

Besin-ilaç etkileşimine dikkat!

Bazı besinler, ilaçların etken maddeleri ile etkileşime geçerek, ilacın yararını azaltıyor. Bu besinlerin başında ise nar, greyfurt, ısırgan ve kantaronun geldiğini belirten Çisem Gündüz, kanser hastalarının bu besinlerden kaçınmasını önerdi.

Gıda temizliğine çok dikkat edin  Kemoterapi sırasında bağışıklık sistemi baskılandığı için besinleri iyi yıkanmış ve pişmiş olmasına da özen gösterilmesi gerektiğini kaydeden Çisem Gündüz, “Muz, elma, portakal gibi kalın kabuklu meyveler tercih edilmeli. Bu meyvelerin kabukları kalın ve soyulabilir olduğu için hastaları, gerek kabuklarında biriken zararlı kimyasallar gerekse bazı mikroorganizmalardan uzak tutabiliyor” diyor.

353 Kez Görüntülendi.
Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

© 2017 Gerçek Adana Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.