Yüksek ateş, ense sertliği, baş ağrısı ve bilinç bozukluğu gibi belirtiler
gösteren menenjit, zamanında tedavi edilmezse işitme kaybı, kalıcı nöbetler,
zihinsel bozukluklar ve felce neden olabiliyor. Özellikle yenidoğanlar ve bir
yaşın altındaki bebekler için büyük tehlikeye yol açan hastalıktan aşılarla
korunmanın mümkün olduğunu hatırlatan Acıbadem
Adana Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Cem Ortaçbayram, “Her yıl binlerce
çocuk bu hastalık nedeniyle kalıcı sağlık sorunu yaşıyor. Çocukluk çağı
aşılarının zamanında yaptırılması sonradan meydana gelebilecek büyük sağlık
sorunlarını önlediği için anne babaların bu konuda dikkatli olması önemli”
diyor. Menenjitin son zamanlarda 60 yaş üzerinde sık görülmeye başlandığını
anlatan Dr. Cem Ortaçbayram, yüksek ateş, ense sertliği, bilişsel bozukluklar
ve nöbet gibi belirtilerin olması durumunda vakit kaybetmeden doktora
başvurulması gerektiğini söylüyor.
Bakteriyel menenjite
dikkat!
Beyin ve omuriliği çevreleyen
zarların enfeksiyonuna menenjit adı veriliyor. Hastalığa neden olan etmenler
ise bakteriler, virüsler ve mantarlar olarak sıralanıyor. Bu etmenlerin beyne kan
yoluyla, kulak, sinüs ya da kemiklerdeki enfeksiyonlardan, delici ve kesici alet
yaralanmaları ya da tıbbi müdahaleler yoluyla ulaştığını anlatan Dr. Cem
Ortaçbayram, şöyle devam ediyor:
“Bakteriyel menenjitli hastaların yaklaşık
yüzde 40’ında üst solunum yolu enfeksiyonuna rastlanır. Bakteriyel menenjit
olguları daha çok sonbahar sonu, kış ve ilkbahar başlangıcında görülür. Üst
solunum yolu enfeksiyonları farenjit (yutkunma güçlüğü ve boğaz ağrısına yol
açan rahatsızlık), tonsillit (bademcik iltihabı) şeklinde olabilir. Hastaların
yüzde 10- 15’inin hikayesinde otitis
media (orta kulak iltihabı)
bulunur. Kafa travmaları ve kafa
kemiği kırıklarından sonra da menenjit ihtimali artar.”
Bulantı ve kusma da
belirtiler arasında
Menenjit, öksürme, hapşırma, öpüşme
ya da tabak, çatal gibi ortak mutfak eşyalarını kullanma yoluyla bir kişiden
diğerine bulaşabiliyor. Peki, hangi belirtilerle ortaya çıkıyor? Menenjit
belirtileri deyince akla yüksek ateş ve ense sertliğinin geldiğini anlatan Dr.
Cem Ortaçbayram, oldukça geniş bir yelpazeye yayılan diğeri işaretleri de şöyle
sıralıyor:
“Şiddetli baş ağrısı boyun
tutulması, parlak ışığa bakamama, sersemlik ve tepkisizlik hissi, bilinç
bulanıklığı, havale, soğuk el ve ayaklar, titreme, hızlı soluk alıp verme,
bulantı ve kusma ile deride döküntülerin yanı sıra eklem ve kas ağrıları da
menenjit nedeniyle ortaya çıkan şikayetler arasında. İki yaşından küçük
çocuklarda göbeğin yukarı kalkık olması ve kafanın geriye doğru bükülmesi,
inleme şeklinde ağlama, bıngıldağın aşırı gergin ya da şiş olması ile vücudun
kaskatı olması durumu da akla menenjiti getirmeli, vakit kaybedilmeden doktora
başvurulmalı.”
Tedaviye hemen
başlanmalı
Menenjit tanısı, hasta öyküsünün dinlenmesinin ardından kan ve idrar tahlilleri
ile beyin omurilik sıvısı örneğinin incelenmesi, tomografi ve MR
görüntülemeleri ile konuyor. Menenjitte zaman kaybına tahammül olmadığını
vurgulayan Dr. Ortaçbayram, “Menenjit acil bir hastalıktır ve menenjit
düşünülen hastada tedavi hemen başlanmalıdır. Antibiyotik tedavisine başlamak
için kan tetkiklerinin sonuçlanması beklenmemelidir. Hastalar evinde veya
poliklinikte tedavi edilmemeli, hasta hastaneye yatırılarak, dış etken ve
uyanlardan uzak tutulmalıdır. Test sonuçlarına göre kullanılan farklı bir
antibiyotik ile tedaviye devam edilebilir. Kişinin yaşına ve risk faktörlerine
bağlı olarak 7-21 gün arasında değişen süreyle antibiyotik kullanılır. Ayrıca
terleme ve kusma nedeniyle kaybedilen sıvı da yerine konur. Bazı durumlarda
beyindeki ödemi azaltmak amacıyla kortizon tedavisi de uygulanabilir” diye
bilgi veriyor.
Aşılar menenjitten
koruyor
Çocukluk çağında yapılan karma aşıların menenjite neden olan birçok bakteri
ve virüse karşı koruyuculuk sağladığını kaydeden Dr. Cem Ortaçbayram, “Çocukluk
çağı aşıları olarak 2, 4 ve 6. aylarda
uygulanan, 1 yaş sonrası tekrarı yapılan zatürre (pnömomok) aşısı ile 2, 4 ve
6. aylardaki uygulaması 18. ayda yinelenen beşli karma aşıdaki hemofilus
influenza aşısı ile iki önemli menenjit etkenine karşı bebekleri koruyabiliriz.
Ancak aşı olmalarına karşın menenjit belirtileri görülmesi halinde de hiç vakit
geçirilmeden hastaneye başvurulmalı” diyerek anne babaları uyarıyor.
Çocukların
yanı sıra menenjitin 16-25 yaş arasındaki gençlik döneminde ve 60 yaşından
sonra da yaygınlaşabildiğine dikkat çeken Dr. Cem Ortaçbayram, “Bağışıklık
sistemi gelişmediği için çocuklar için en tehlikeli hastalıkların başında
menenjit geliyor. Ancak dalağı hasarlanan ya da alınan kişiler ile uzun süreli
hastalık yaşayan, bağışıklık sistemi bozukluğu olan kişiler de risk altında”
diyor. Zamanzaman hastalığın ölüme de yol açtığına işaret eden Dr. Cem Ortaçbayram,
“Menenjit zamamında tedavi edilmezse işitme kaybı, felç, kalıcı nöbetler ve
zihinsel sorunlara neden oluyor. Bu hasarların boyutu ise hastanın yaşı, altta
yatan diğer hastalıkların varlığı ve
tedaviye başlama zamanına göre değişiyor” diyerek sözlerini tamamlıyor