HER YENİ GÜNE YAŞLANMAK İÇİN DEĞİL, GENÇLİKTEN GÜN SAKLAMAK İÇİN UYANMALIYIZ”

ADANA-Seyhan Kent Konseyi bünyesinde kurularak çalışmalar yürüten Genç Yaşlı Meclisi 18-24 Mart Yaşlılara saygı haftası içerisinde, yaşlıların toplumdaki durumuna ve yaşlıların sorunlarına dikkat çekmek amacıyla çeşitli etkinlikler gerçekleştiriyor.

 Seyhan Kent Konseyi Başkanı Erkan Karakaya  ve Genç Yaşlı Meclisi Başkanı Doç Dr. Pervin Bilir yaptıkları ortak açıklamada, yaşlılara saygı haftasının mart ayı içerisinde önemli günlerden biri olduğunu belirttiler. Karakaya ve Bilir,  yaşlıların aktif yaşamdan kopmamaları, sosyal durumlarının yanı sıra herkesi bekleyen yaşlılığa karşı neler yapabileceğinin gündeme getirildiği hafta kapsamındaki bu günlerde toplumsal bilinci devam ettirerek insanlarımızın konulara dikkatlerinin çekilmesini hedeflediklerini ifade ettiler. Karakaya ve Bilir açıklamalarında şu görüşlere yer verdiler:

“Dünya nüfusu içinde yaşlılık oranının ve yaşlı nüfusun artış göstermesi, yaş almış insanların toplumlarda önemli roller oynayacak olması, demografik yaşlanmaya bağlı olarak etkin politikalar ihtiyacı olarak karşımıza çıkmaktadır.

Dünya Sağlık Örgütü (D.S.Ö.)’ne göre dünyada bugün yaşlı nüfusun (65 yaş üstü) toplam nüfusa oranı % 10’ken ülkemizde bu oran %7,1’dir ve bu oranın da sürekli yükseleceği öngörülmektedir.

Seyhan ilçemizde 65 yaş ve üstü nüfus, toplam ilçe nüfusumuzun % 8.5 ini oluşturarak Türkiye ortalamasının üstündedir.

Bugün Demografik yaşlanmaya göre geleceğini planlamamış tüm ülkeler gelecekte önemli ekonomik ve sosyal sorunlarla karşı karşıya kalacaklardır.

Kent yaşamında; yaş almış insanımıza yönelik konut, gelir, kuşaklararası dayanışma, sosyal ilişkiler, toplumsal katılım, yaşlı güvenliği, bakım vb. konularda şimdiden altyapı çalışmalarına başlanması, var olan altyapıların iyileştirilmesi gelecekte yaşanabilecek sorunların önüne geçmek için önemli hale gelmiştir.

Yaş almış insanlarımızın rahat bir biçimde toplumun diğer kesimleriyle birlikte uyumlu bir hayat sürdürebilecekleri ortam ve imkânların sağlanması, temiz, güvenli, yaşanabilir ve sürdürülebilir bir kentsel çerçevenin oluşturulması sosyal bir sorumluluk olarak tüm kent yönetim birimlerinin görevi haline gelmiştir.

Unutmayalım ki; ancak çocuklarına ve yaşlılarına sahip çıkan toplumlar geçmişe saygı duyarak geleceğe de güvenle bakabilirler.”